Etkinlikte konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Orta Asya Türk kökenli halkların geleneksel etkinliği Hun - Türk Büyük Kurultay'ına onur konuğu olarak katılacak olmanın gururunu yaşadıklarını ifade etti. Türkiye’nin en güzel şehirlerinden olan Bursa ile Macaristan’ın başkenti Budapeşte’yi bir araya getiren organizasyonun hayırlı olmasını diledi. Bursa'nın daima tarihe yön veren bir kent olduğunu aktaran Alinur Aktaş, "Bizim çok zengin bir tarihimiz var. Kurucu, öncü ve girişimci” özelliklerimizle, 8 bin 500 yıllık yerleşim tarihi ve 2 bin 500 yıllık şehircilik birikimimizle önemli konularda ilklerin yaşandığı bir kent olduk. Tarih şehri Bursa, Bitinya, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapmış, üç kıta yedi iklime kök salan Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkentidir. Tarihi baharat yolu ve ipek yolunun kesiştiği, farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan ve zengin bir kültüre ev sahipliği yapan Bursa, ekonomik ve sosyal dokusunun yanı sıra doğal güzellikleri, şifalı suları, yaz ve kış turizmi imkânları gibi zenginliklerle harmanlanmış, çok özel bir kenttir. Artık şehirler sadece bir ülkenin veya bir medeniyetin biçimini değil, dünyanın ve küreselleşme olgusunun biçimini de belirlemektedir.
Ayrıcalıklı şehir; Bursa
Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak; her projede kültürel ve sanatsal değerlerimizi, sadece Türk milletine değil tüm dünyaya bırakılacak mirasımız olarak görüyoruz. Böylece atalarımızın emaneti sanat dallarımızı yarınlara taşımayı da garanti altına almış oluyoruz. Gönüller arasına sınır çizilmez. Kalpleri, yürekleri bir olanlar için mesafelerin hiçbir anlamı yoktur. Bizim inancımızda, bizim, geleneğimizde kardeşlik en kıymetli hazinemizdir. Kültürel birlikteliğimizi sürdürmek, birbirimizi daha iyi anlamak ve halklar arasındaki ilişkileri her daim diri tutmak fiziki birçok eserden daha önemli ve geleceğe yapılacak en kıymetli yatırım olacaktır. Bursa’nın Türk Dünyası Kültür Başkenti ilanının ardından Türk Dünyası’nın birlik ve dirliğine yönelik inancımızdan aldığımız ilham ve cesaretle yurt içi ve yurt dışında “Türk Dünyası Kültür Başkentliğine” yakışır birçok organizasyon ve etkinlik düzenledik. 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilen Bursa, bugüne değin yapılan birçok etkinlikle tüm dünyada önemli bir tanıtım başarısı yakaladı.
Hedefimiz yıl boyunca nitelikli etkinlikler ve kalıcı eserler ortaya koymak, ülkemizin ve şehrimizin Türk Dünyası ile olan bağlarını güçlendirmek Türk Dünyası’nın dirlik ve birliğine katkı sunmaktır. Ben şahsen bu tür buluşmaların kültürel, sanatsal ve ekonomik anlamda birçok fırsata kapı açacağına turizm anlamında da önemli fırsatlar oluşturacağına inanıyorum. Ebedi kardeşliğimizin her daim kaim ve güçlü olmasını diliyor, gönül coğrafyamızdan kıymetli dostlarımızı, kadim şehrimiz Bursa'mıza bekliyorum" diye konuştu.
Yunus Emre Enstitüsü Başkan Yardımcısı Abdullah Kutalmış Yalçın'da Enstitü olarak dünya çapında 55 ülkede toplam 66 kültür merkezine ulaşmış bulunduklarını söyledi. Yalçın Enstitünün ana amacının Türkiye ile bağ kuran dost insan sayısını arttırmak olduğunu belirterek, "Bu doğrultuda dünya çapında Türk dili, Türk sanatı, Türk kültürü ve Türk tarihini tanıtmaya çalışıyoruz. Budapeşte Kültür Merkezi'mizde bugün itibariyle icra etmeye başladığımız Bursa'nın tanıtım günleri de yaptığımız en önemli faaliyetimiz" dedi.
Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Ömer Kocaman ise, Macirastan'ın Türk Devletleri Teşkilatı için çok önemli bir ülke olduğunu belirterek, her geçen gün Macaristan - Türkiye ilişkilerin gelişerek arttığını söyledi. Kocaman, "Macaristan gözlemci ama Türk Dünyası ülkesi gibi tüm toplantılara katılıyor. Somut proje teklifleriyle Türk Dünyasına olan ilgisini samimi bir şekilde gösteriyor" dedi.
Türksoy Genel Sekreteri Sultan Raev'de Kültür Bayrağını dalgalandıran bu programlar sayesinde Kültürleri farklı şehirlerin bir araya geldiğini bu buluşmaların kültürel aktivasyonlar için çok önemli olduğunu söyledi.
Konuşmaların ardından Bursa Büyükşehir Belediyesi Orkestrası ve Karagöz Halk Dansları ekipleri tarafından mini konser verildi. Türk Dünyası Kültür Başkenti Bursa ve İznik 4. Dünya Göçebe Oyunları’nın tanıtım filmlerini izleyen konuklar, daha sonra şehrin tarihi ve kültürel zenginliklerini gösteren fotoğraf sergisi ile geleneksel el sanatları atölyelerini gezdi. Programın son bölümünde ise Macar davetliler Bursa'dan getirilen lezzetlerin tadına baktı. Macarlar ilk kez tattıkları tahinli pide, süt helvası ve kestaneli pilava hayran kaldı.